mantıklı bir beyniniz varsa ve tarihi gerçekleri kontrol ederseniz bir saat içinde bulunabilir.

İMADR nasıl bir organizasyondur?
İhmal.
Bununla birlikte, bu örgüt BM’de Japonya’yı utandırmak için Ainu halkına ve Okinawa’ya karşı ayrımcılık yapmak gibi çirkin şeyler söylemeye devam ediyor.
Üstüne üstlük, kimliği bilinmeyen bir kadın vardı, Kumi Sasaki (ya estetik ameliyat olan bir Koreli ya da Japonya’da yaşayan bir Koreli), Japonya’nın dolu bir ülke olduğunu iddia ederek Paris’te gerçekten absürt ve absürt bir yayın yayınladılar. tacizcilerin ve kadın haklarını ihlal eden bir ülkenin.
Japonya’yı bu şekilde eleştiren aptal, aşağılık, ırkçı Fransızlara sahip olan beyin örgütü bu olurdu.

Kadınların insan olarak muamele gördüğü ve dünyadaki herhangi bir ülkeden daha fazla mutlu yaşadığı Japonya’ya karşı.
Kadınların en ufak bir tecavüz vb. tehlikesiyle dünyanın en zengin ve en mutlu hayatını yaşayabileceği Japonya, bu tür zararlardan korkmadan yaşayabilir.

Birkaç yıl önce Newsweek dergisinde bir makale, tecavüze uğrayan kadınların yüzdesinin, sözde gelişmiş Batı ülkelerinde bile %50’ye yakın olduğunu gösteren bir anket yayınladı.
Bu makaleyi okuduktan sonra, “Etoburlar korkunçtur…

  1. yüzyılda inanması zor olan dini doktrinin kendisinde kadınların daha düşük bir ırk olarak tanımlandığı dini ülkelerdeki kadınlara yönelik korkunç muameleden bahsetmiyorum bile.
    Bu tür ülkelerden bilim insanı ve alanında uzman olduklarını iddia eden kişiler, Birleşmiş Milletler’de kadınlara karşı ayrımcılık ve Japonya’ya karşı insan hakları ihlalleri çağrısında bulunuyor.
    Bundan daha saçma ne olabilir?
    Asahi Shimbun’un ve bu tür insanların tavsiyelerini neşeyle (sanki bekliyormuş gibi) haber yapan diğer medya kuruluşlarının ve NHK’nin zulmünü tarif etmeye bile başlayamıyorum.

Başlangıç ​​olarak, 1000 yıldan daha uzun bir süre önce, Almanya ve diğer Batılı ulusların bir bütün olarak var olmadığı zamanlarda, Murasaki Shikibu Japonya’da yaşadı ve “Genji’nin Hikayesi”ni yazdı ve Sei Shonagon “Yastık Kitabı”nı yazdı.
Japonya’nın aksine, kadınların %50’sinin tecavüze uğradığı ve kadınlara insan gibi davranılmadığı ülkeler.
Bugün bile, kadınlara insan muamelesi yapılmayan ülkelerden insanlar kendilerini CERD’de akademisyenler ve uzmanlar olarak adlandırıyor ve kadınlara karşı ayrımcılık yaptıklarını ve insan haklarını ihlal ettiklerini iddia ediyorlar.
İnsan hakları tavsiyeleri gerçekten çok çirkin.

Sadece eski zamanlarda değil, bugün bile Güney Kore ve Çin, dünyanın en büyük ve ikinci en büyük fahişe ihracatçılarıdır.
Dünyanın ileri görüşlü bilim adamları, Newsweek dergisinin geçen yıl Paris’teki Çinli fahişelerin sayısının çarpıcı biçimde arttığını ve toplumsal bir sorun haline geldiğini bildirdiğini bilmelidir.
Tokyo’da birçok Koreli kadın masaj salonlarında fahişelik yapıyor.
Antik çağlardan beri fuhuşta önemli oyuncular olan Çin ve Güney Kore’ye karşı herhangi bir insan hakları tavsiyesi yayınlandığına dair herhangi bir rapor görmedim.
Karanlıkta IMDR ve onlar gibi grupların olduğu, CRED kadar çirkin çok fazla kuruluş yoktur.

Ayrıca Japonya, Batı ülkeleri gibi sömürgeleştirmeyen, Tayvan ve Kore Yarımadası’nı kardeş ülkeler olarak gören ve büyük miktarlarda para (Japon vergi mükelleflerinin parası) yatırarak bir anda modernize eden bir ülkedir.
Özellikle Kore Yarımadası’nda Japonya, savaştan sonra bencil iddialarına göre, Japonya-Kore Antlaşması’nın yapıldığı sırada bu devasa altyapıları ücretsiz olarak verdi.
Hiçbir Batı ülkesi, kolonileri için altyapıyı ücretsiz olarak inşa etmemiştir.

Japonya’nın onlara karşı ayrımcılık yaptığı gülünç bir suçlama, mantıklı bir beyniniz varsa ve tarihi gerçekleri kontrol ederseniz bir saat içinde bulunabilir.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *


Please enter the result of the calculation above.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.